DESTEK
VE HAREKET SİSTEMİ
İnsanlar ve hayvanlar
hareket etme özeliğine sahiptirler. Bu hareketlerin büyük bir kısmı besin
bulma, düşmanda kaçma, göç etme ve yaşadığı alanı savunma gibi gereksinimlerden
ortaya çıkar.
İnsanlar hareketlerini destek ve hareket sistemi
ile gerçekleştirir. Bu sistem aynı zamanda insan vücuduna belli bir diklik ve
sertlik kazandırır. İskelet insan vücuduna destek olur. Kaslara bağlanma
yeri sağlar ve yer değiştirmelerinde rol oynar. İnsanlar hareketi iskelet
ve kasların ortak çalışmasıyla gerçekleşir.
İskeletin
Görevleri:
· Vücuda
destek olur, dik durmasını sağlar.
·
Kasların yardımıyla vücudun hareket
etmesini sağlar.
·
İç organları korur, kas ve iç organlara
tutunma yüzeyi sağlar.
·
Fosfat, magnezyum, potasyum ve en çok
kalsiyum minerallerini depo eder.
·
Alyuvar ve akyuvar gibi kan hücrelerini
üretir.
İSKELET
SİSTEMİ
Bütün
omurgalılarda olduğu gibi insanda da destek ve hareketi sağlayan yapılar; iskelet,
iskelet kasları, sinir ve eklemlerden oluşur.
Vücudun çatısını kuran ve kasların
bağlanmasını sağlayan sisteme iskelet sistemi denir.
İskelet sistemi esas olarak kemiklerden
oluşur. Yetişkin bir insanda 206 kemik bulunur. Fakat yeni doğan bir
bebekte yaklaşık 300 kadar kemik vardır. Kemiklerin bağlantı yerleri
eklemlerdir. Buralar iskeletin hareket noktalarıdır. Asıl hareketi sağlayan yapılar
kaslardır.
Kemik zarı (Periost): Kemiğin enine büyümesini,
beslenmesini, kırılma ve çatlamalarda onarılmasını sağlar.
Kıkırdak Doku: Eklem bölgelerinde, hareket
esnasındaki kemiğin aşınmasını önler. Ayrıca kemiğin boyca uzamasını sağlar.
Süngerimsi Kemik Doku: İçinde kırmızı iliği bulundurur.
Kırmızı kemik iliği kan hücreleri üretir.
Kırmızı İlik: Kemiklerin iç kısmında bulunan süngerimsi kemik doku içinde kırmızı kemik iliği bulunur. Alyuvarları (kan hücreleri) üretir.
Sarı ilik: Uzun kemiklerin ortasında bulunan
kemik kanalı içinde sarı kemik iliği bulunur. Yağ depolar ve kan hücreleri (akyuvarlar) üretir.
Sert (sıkı) Kemik: 2/3 ü minerallerden (kalsiyum,
fosfor), 1/3 de hücrelerden oluşur. Kemiğe sertlik ve direnç kazandırır. Kemiğe
sertliği veren maddelerin başında kalsiyum ve fosfor tuzları
gelir.
Kemikler şekillerine göre uzun, kısa, ve
yassı şekilli olmak üzere üç ayrı grupta incelenir.
1) Uzun Kemikler
İki ucu şişkin silindir şeklindeki
kemiklerdir. Boyları enlerinden uzun olan kemiklerdir. Vücudun hareketi genelde
bu kemiklerle sağlanır. Ön kol, dirsek, pazı, uyluk, kaval ve baldır
kemikleri bu gruba girer.
Yapısında; kemik zarı, sert kemik dokusu,
kemik kanalı, sarı ilik ve süngerimsi doku bulunur.
2) Kısa Kemikler
Bu kemikler eni ile boyu arasında fazla bir
fark yoktur. El bileği ve ayak bileği kısa kemiklerden
oluşmuştur. Yapısında: kemik zarı, sert ve süngerimsi kemik doku ile kırmızı
kemik iliği vardır. Fakat sarı ilik ile kemik kanalı bulunmaz.
3) Yassı Kemikler
Yassı görünüşte olan kemiklerdir. Kafatası
kemikleri, kürek kemiği, göğüs kemiği kalça kemiği ve kaburgalar yassı
kemiklerdir.
İNSAN
İSKELETİNİN BÖLÜMLERİ
İnsan İskelet sistemi baş, gövde ve üyeler
olmak üzere üç bölümde incelenir.
1) Baş İskeleti
Baş iskeletini, kafatası ve yüz
kemikleri meydana getirir.
Baş iskeletinde 22 kemik bulunur. Bunların 8’i kafatasının,
14’de yüz iskeletini oluşturan kemiklerdir.
Kafatasını oluşturan yassı kemikler birbirlerine
sıkıca bağlanarak oynamaz eklemleri oluştururlar.Yeni doğmuş bebeklerde
kafatası kemiklerinin çoğu ince ve yumuşaktır. Birbirleriyle kaynaşmamış
durumdadır. Birbirleriyle kaynaşmaları doğumdan iki yıl sonra tamamlanır.
Kafatası kemikleri beyin ve beyincik gibi yapıları korur.
2) Gövde İskeleti
Omurga;
sırt
bölgesi 12,
bel
bölgesi 5,
sağrı
bölgesi 5,
kuyruk
sokumu bölgesi 5
omurdan
oluşmuştur. Bu omurlar kısa kemiğe örnektir ve bu omurlar arasında yarı oynar
eklemler bulunur.
Bu eğrilik omurgaya yaylanma
yeteneği ve dengede kolaylık sağlar.
Göğüs
kafesi;
Göğüs kafesi; sırt omurları, kaburga
kemikleri ve göğüs kemiğinden oluşur. Akciğer ve kalbin korunduğu bölgedir.
Göğüs kafesinin tam ortasında bulunan üst kısmı geniş aşağıya doğru
sivrilen yassı bir kemik vardır. Bu kemiğe göğüs kemiği denir. Göğüs kemiği
kaburgalar ve köprücük kemikleriyle birleşerek eklem yapar.
Kaburgalar sağda ve solda olmak
üzere 12 çifttir.
Her
omuz kemerinde iki kemik bulunur. Bunlar kürek ve köprücük
kemiğidir.
3) Üyeler (kol-bacak) İskeleti
Kol
ve bacak kemiklerinden meydana gelir. Kollar ve bacaklar kemik köprülerle
gövdeye bağlanır. Üyelerin gövdeyle yaptıkları eklemler oynar eklemlerdir.
Her
kolda; 1 pazı, 1 ön kol, 1
dirsek, 8 bilek,5 tarak ve 14 parmak kemiği olmak üzere 30
kemik vardır.
Her
bacak iskeletinde ise; 1 uyluk,
1 diz kapağı, 1 kaval, 1 baldır, 7 bilek, 5
tarak ve 14 parmak kemiği bulunur.
EKLEM VE YAPISI
İki
veya daha çok kemiğin birbirlerine bağlan-masını sağlayan yapıya eklem
denir. Eklemler kaslarla birlikte hareketi sağlar.
Vücutta eklemler hareket etme derecelerine ve
esnekliklerine göre; oynar eklem, yarı oynar eklem ve oynamaz eklem olmak
üzere üç çeşit eklem bulunur.
Oynar eklem;
Vücutta eklemlerin büyük çoğunluğu bu gruba
girer. Vücudun hareketini sağlayan
eklemlerdir. Kol ve bacak eklemleri bu türdendir. İki kemik arasında serbest
hareketi sağlayacak eklem boşluğu vardır. Boşlukta yumurta akına benzer salgı
maddesi yani eklem sıvısı eklemlerin kayganlığı sağlar sürtünmeyi azaltır.
Yarı oynar eklem;
Eklem yapan iki kemik arasında elâstiki
kıkırdak dokusunda yapılmış yastıklar (diskler ) bulunur. Hareketler
sınırlıdır. Sırt ve bel omur eklemleri bu türdendir.
Oynamaz eklemler;
Kemiklerin birbirine sıkıca bağlandığı
hareketsiz eklemlerdir. Kafatasında ve
kalça kemerini oluşturan kemikler arasında görülen eklemlerdir. Bu tür eklemi oluşturan kemikler arasında
boşluk bırakmadan sıkı bir şekilde birbirine bağlanmıştır.
İNSANDA
KAS SİSTEMİ
İskeletin üzerini sararak vücuda şekil
veren, kasılıp gevşeme özelliği ile hareketi sağlayan yapıya kas denir.
Kaslar
hareketi sağlama görevlerine ek olarak vücut şeklinin korunması ve
desteklenmesine de yardımcı olur.
İnsanlar çevrelerindeki nesneleri
kullanmaları ve konuşmaları, kasların kasılması ile gerçekleşir. Göz bebeğinin büyüyüp küçülmesi, kılların
dikleşmesi, kalp, mide ve bağırsak gibi organların boşluklardaki madde akışı,
kasların kasılması ile sağlanır.
Kasları oluşturan ipliksi yapıya kas lifi
denir. Çok sayıda kas lifi birleşerek kas demeti denen kalın iplikleri
oluşturur.
Kaslar yapı ve görevleri bakımından çizgili kas (iskelet kası) , düz
kas ve kalp kası olmak üzere üç çeşittir.
Çizgili
Kas
Hareket sisteminin en önemli dokusudur.
Bunlara iskelet kasları da denir. Kemiklerimizin etrafını dıştan saran
kaslardır. Kırmızı renkli kaslardır. Çok çekirdeklidir. İskelet sistemini
örter. Çizgili kaslar hızlı çalışır ama
çabuk yorulur. Bu kasların çalışması isteğimizle olur.
Örneğin; Kol, boyun, parmak ve
bacaklarımızı isteğimizle hareket ettiririz.
Çizgili kaslar uçlarındaki beyaz ve sağlam
kısımlarla kemiklere tutunur. Kasları kemiklere bağlayan kısımlara kas kiriş veya tendon denir.
Düz
Kas
Sindirim,
solunum, boşaltım, üreme sistemleri gibi dışa açılan yapıların duvarlarında bir
ya da birkaç tabaka halinde bulunur. Ayrıca kan damarlarının duvarları düz
kaslarla döşenmiştir. Düz kasların
kasılması isteğimiz dışında çalışır. Beyaz renklidirler, yavaş ve düzenli çalışıp
geç yorulurlar. Düz kas hücreleri tek çekirdeklidir.
Kalp
Kası
Yapı
bakımından çizgili kasa, görev bakımından düz kaslara benzer. Kalp kası ritmik kasılmalar yapar ve bir
motor gibi düzenli bir şekilde çalışır.
Kalp,
çizgili kaslardan oluşmuştur. Kalp kası hücreleri çok çekirdeklidir. Hızlı ve
güçlü kasılır. Fakat kalp kası düz kaslar gibi isteğimiz dışında çalışır. Kalp
kası çizgili kaslardan olduğu halde yorulmaz.
Vücudumuzdaki En Hızlı, En Küçük ve En Büyük Kaslar
ü
Vücudumuzdaki en güçlü kas çene kasıdır.
ü
Vücudumuzun en büyük kası kalçamızda bulunan kasıdır. Bu kas
yürürken ve koşarken bacağımızı kuvvetli bir biçimde geriye doğru itmekle
görevli olan kastır.
ü
Vücudumuzdaki en küçük kas; kulağımızın derinliğinde bulunan ve işitmede
görevli olan kastır.
ü
Göz kası tüm vücudun en hızlı tepki gösteren kasıdır.
ü Vücudumuzdaki en hareketli kaslar, göz kaslarımızdır.
Destek
ve hareket sisteminin sağlığını korumak için alınabilecek bazı önlemler
şunlardır;
1. Ağır
yükler kaldırmamak ve kaslara aşırı yüklenmemek,
2. Gerektiğinde
ağırlığı bel ile yük arasında fazla uzaklık bırakmadan dizleri bükerek
kaldırmak,
3. Bel
ve karın kaslarını güçlendirici hareketler yapmak,
4. Düzenli
bir şekilde spor yapmak,
5. Et,
süt, yumurta ve peynir gibi kalsiyum ve hayvansal protein içeren yiyecekleri
düzenli ve yeterince yemek,
6. İncinen
kasları kas lifleri doğrultusunda ovmak,
7. Yaşanılan
ortamların normal nem ve sıcaklıkta olmasına dikkat etmek,
8. Çürük
dişleri ve bademcik iltihaplarını zamanında tedavi etmek,
9. D
vitamini, kalsiyum ve fosfat tuzlarında yararlanmalıdır. ( eksikliğinde
kemikler yeterince gelişmez raşitizm hastalığı ortaya çıkar.)
10. Sivri burunlu, dar ve yüksek topuklu ayakkabı
giymemeliyiz,
11. Otururken dik durmalıyız,
12. Yürürken dik yürümeliyiz,
13. Çok fazla kilo almamalıyız.
İNSANDA DESTEK VE HAREKET
SİSTEMİ HASTALIĞI
1.
D vitamini eksikliğinde çocuklarda raşitizm,
büyüklerde osteomalizi denilen kemik erimesi hastalığı oluşur.
2.
Hareketsizlikten dolayı eklem yerlerinde
kireçlenme ve buna bağlı olarak ağrılar yani romatizma hastalığı oluşur.
3.
Tetanos bakterisi, istemsiz kasılmalara yol açar.
Tetanos iğnesi yaptırılmalıdır.
4.
Ani bir darbe ya da zorlamalarda kemikler
kırılabilir. Kırıklar genelde kemiğin zarar gören kısmı alçıya alınarak tedavi
edilir.
Teknolojiye bağlı olarak platin çubuklarla kemiklerin kaynaştırılması, doku mühendisliği uygulamaları ile kırık bölgenin kemik yamalarla onarımı ile de kırılan kemikler iyileştirilebilir.
Teknolojiye bağlı olarak geliştirilen uygulamalardan biri de protez kullanımıdır. Engelli kişiler protez kol veya bacak sayesinde günlük yaşantılarına devam edebilirler.
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSilBu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSil